• ANA SAYFA
  • ANI-HİKAYE
  • DENEME-MAKALE
  • KARİKATÜR-RESİM
  • MEKTUP
  • ŞİİR
  • YAZARLAR
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • ANI-HİKAYE
  • DENEME-MAKALE
  • KARİKATÜR-RESİM
  • MEKTUP
  • ŞİİR
  • YAZARLAR
No Result
View All Result
Hukuk Bankasi
No Result
View All Result
Home DENEME-MAKALE

Muhafazakâr Hukukçu’nun Noksanlığı: Muhafazakârlık

HASAN DURSUN by HASAN DURSUN
Mart 11, 2020
in DENEME-MAKALE, Hasan Dursun, YAZARLAR
0
Muhafazakâr Hukukçu’nun Noksanlığı: Muhafazakârlık
0
SHARES
0
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter


Son yıllarda, siyasi iktidarın gücü ve rüzgârının
da etkisiyle, kendilerini muhafazakâr olarak tanımlayan hukukçular yargı
sisteminde etkin olma ve onu şekillendirme hususunda önemli olanaklara sahip
oldular.

Ancak yargının temel hak ve özgürlüklere dair karnesi incelendiğinde, öncekilerine nazaran daha kötü notlarla dolu olduğunu görmek muhafazakâr toplum kesimini şaşırttı.

Hukuk eliyle yaşamlarına müdahale edildiğini, inançlarını özgürce yaşamalarının kısıtlandığını, haksız itham ve suçlamalara maruz kaldığını iddia eden muhafazakâr mahalle sakinleri, bu defa da kendisinden bildiği hukukçular eliyle adeta “soykırıma” tabi tutuldu. Önceki zamanlarda görülmemiş zulüm ve işkencelere uğradı, haksızlıklar yaşadı.

Muhafazakâr hukukçu, ilkesizliğinin, ahlak ve erdem yoksunluğunun neticesi olarak, hem hukukî anlamda bir değer üretememiş ve hem de daha öncesinden devraldığı entellektüel birikimi de heba etmiştir.

Muhafazakâr hukukçular, hukuku, ilmihal ezberlemek
gibi kanun maddesi hıfzetmekten ibaret zannettiler. Onun özünü, esasını,
sergüzeşt-i hayatını kavramaya gayret etmediler.

Hukukçuluk onlar için geçimlerini sağlamalarına aracılık eden bir “iş”, ait oldukları sosyal sınıf ve ekonomik ortamdan kurtulmalarını sağlayacak bir “araç”tı

İçlerinden çok iyi “kanun (içtihat) hafızları” çıktı, ancak ülke ve dünya hukukuna katkı sağlayarak adından söz ettirenlerine rastlayamadık henüz. Ezberlerinde tuttukları kanun maddelerini anlamadan uzaktılar zira. Anlayabilmek için karşılaştırma ve yorum yapabilmek yeteneği lazımdı; bu ise “kanun hamalı” olmanın ötesinde “hukuk kültürü” ile donanmış bir beyin ve ruha sahip olmayı zorunlu kılıyordu.

Hak dağıtımı, güçlü beden ve ruhların omuzlayabileceği, sorumluluk gerektiren ağır bir yüktür. Muhafazakâr nesil bunu taşıyamazdı. Zira onlar, Türkiye’de son yüz yıl içinde irtica paranoyası ile sürekli hırpalanmış, horlanmış, devlet karşısında takatsiz ve çaresiz bırakılmış, ekonomik ve sosyal haklarına sudan bahanelerle sınırlamalar getirilmiş bir mahallenin çocuklarıydılar. Bu etkenler, muhafazakâr neslin ruhunda tedavisi mümkün olmayan onulmaz yaralar açmıştı. Bir taraftan aile ve çevresinden görüp öğrendiği “hayatın gerçekleri”, diğer yanda kitaplarda okuduğu bunlarla çelişen “ilkeler” onun kafasını daha da karıştırdı.

Yaşanan her siyasi ve ekonomik kriz, yapılan darbe
ve darbecikler muhafazakâr nesli mahallesi sınırlarına kapatıp marjinalleştirdi;
dışardaki hayat onu korkuttu. Muhafazakâr hukukçu böylesi bir mahallenin
rahminde doğup büyüdü.

Muhafazakâr mahallenin “idealist” gençleri
açısından devlet, kurum ve kuruluşları içten fethedilerek ele geçirilecek bir
mevzi; resmi devlet ideolojisi ise kendini koruyan araçlar zaptedilerek yok
edilmesi gereken bir düşman olarak algılandı.

Bunlar gizliden veya açıktan amaç edinildi. Bu “kutsal” gayeye ulaşmak için her yol muhafazakâr hukukçu tarafından “mübah” görüldü. Bu tür halet-i ruhiyeye sahip bir neslin, hukuku ve onun temel usul, ilke ve esasları yanında bunların tarihsel serüvenlerini tam manasıyla kavrayıp hayata geçirmesini beklemek ne kadar doğru?

Her kişi bu soruyu kendine göre cevaplayabilir,
ancak ben bu hususta ümitli olmakla birlikte, olumsuz örneklerin çokluğu
nedeniyle mutlu değilim.

Hukuku, “silah” olarak algılayan bir mantıktan, onunla, ayrım yapmaksızın herkese adalet dağıtmasını beklemek hayalperestliktir.

15 Temmuz darbe tiyatrosu sonrasında hâkim, savcı,
avukat veya bürokrat görünümlü muhafazakâr hukukçuları ellerinde tespih,
ağızlarında zikir, başlarında örtü ve üstlerinde cübbeleri olduğu halde,
abdestlerini de alarak “cihat” uğruna kendi mahalle sakinlerini “asi”, karşı
mahalle sakinlerini ise “hain” ve “düşman” ilan edip adeta “kılıçtan”
geçirdiler.

Bundan zerre kadar rahatsızlık duymadılar. Tam aksine haz aldılar. Dünyevî hukuk nezdinde suçlu olduklarını bilseler de, suç ve günahlarına meşru zemin oluşturma saikiyle yorumunu tekelinde tuttukları ilahi hukuk bağlamında kendilerini aklamanın “fetvasını” vermişler ve öte tarafta tahsil edecekleri sevapların hazzıyla kendilerinden geçtiler. Bu dünyadaki malvarlıkları yanında, kesin olarak gideceklerini bildikleri cennetteki hurili köşklerin hayaliyle sarhoş oldular.

Demem o ki, muhafazakâr hukukçumuz, insanlığın ortak dünyasının ve onun mirasının değil, kendi zihninde inşa ettiği ötelerdeki bilinmez bir dünyanın hukukçusudur.  



Source link

Tags: hakimsiyasal yargı
HASAN DURSUN

HASAN DURSUN

Stay Connected test

  • 87.2k Followers
  • 23.8k Followers
  • 99 Subscribers
  • Trending
  • Comments
  • Latest
ESAS DARBECİ SİZSİZİNİZ..!!

ESAS DARBECİ SİZSİZİNİZ..!!

Eylül 17, 2022
YARGININ BEDELLİ DON KİŞOTLUĞUNDAN HÜRRİYET UĞRUNA ÇIKILAN SÜRGÜN YOLCULUĞUNA..

YARGININ BEDELLİ DON KİŞOTLUĞUNDAN HÜRRİYET UĞRUNA ÇIKILAN SÜRGÜN YOLCULUĞUNA..

Eylül 27, 2022
DARBELERİN ANATOMİSİ VE 15 TEMMUZ REJİMİ

DARBELERİN ANATOMİSİ VE 15 TEMMUZ REJİMİ

Eylül 11, 2022

Hakim ve Savcılar Nerede?

Eylül 23, 2022
KİRLİ POLİTİKALARIN HİZMETKÂRI OLARAK YARGIDA BİRLİK DERNEĞİ

KİRLİ POLİTİKALARIN HİZMETKÂRI OLARAK YARGIDA BİRLİK DERNEĞİ

0
SOYKIRIM ÖRGÜTLENMESİNİN YARGI AYAĞI: YARGIDA BİRLİK DERNEĞİ (YBD)

SOYKIRIM ÖRGÜTLENMESİNİN YARGI AYAĞI: YARGIDA BİRLİK DERNEĞİ (YBD)

0
ÇOK TANRILI YARGIMIZ HANGİ ÇAĞA AİT?

ÇOK TANRILI YARGIMIZ HANGİ ÇAĞA AİT?

0
Yargıda Birlik Derneği (YBD), Üyelerinin İsimlerini, Suçlu Olduklarını Düşündüğü İçin Mi Gizliyor?

Yargıda Birlik Derneği (YBD), Üyelerinin İsimlerini, Suçlu Olduklarını Düşündüğü İçin Mi Gizliyor?

0
ÜÇ TELLİ BİR KEMANCI ve DİRENEN KHK’LILAR!

ÜÇ TELLİ BİR KEMANCI ve DİRENEN KHK’LILAR!

Mart 19, 2023
KENDİ KUYULARINA DÜŞECEKLER DE… ÇIKARSAN DA!..

KENDİ KUYULARINA DÜŞECEKLER DE… ÇIKARSAN DA!..

Mart 17, 2023
Akrebin Kıskacındaki Yargı (3): “Yol Ayrımı”

Akrebin Kıskacındaki Yargı (8): “YBP’nin Genişletilmiş İlk Toplantısı” (3.Bölüm)

Şubat 8, 2023
Akrebin Kıskacındaki Yargı (3): “Yol Ayrımı”

Akrebin Kıskacındaki Yargı (8): “YBP’nin Genişletilmiş İlk Toplantısı” (2. Bölüm)

Şubat 3, 2023

Recent News

ÜÇ TELLİ BİR KEMANCI ve DİRENEN KHK’LILAR!

ÜÇ TELLİ BİR KEMANCI ve DİRENEN KHK’LILAR!

Mart 19, 2023
KENDİ KUYULARINA DÜŞECEKLER DE… ÇIKARSAN DA!..

KENDİ KUYULARINA DÜŞECEKLER DE… ÇIKARSAN DA!..

Mart 17, 2023
Akrebin Kıskacındaki Yargı (3): “Yol Ayrımı”

Akrebin Kıskacındaki Yargı (8): “YBP’nin Genişletilmiş İlk Toplantısı” (3.Bölüm)

Şubat 8, 2023
Akrebin Kıskacındaki Yargı (3): “Yol Ayrımı”

Akrebin Kıskacındaki Yargı (8): “YBP’nin Genişletilmiş İlk Toplantısı” (2. Bölüm)

Şubat 3, 2023
Hukuk Bankasi

Son Yazılar

  • ÜÇ TELLİ BİR KEMANCI ve DİRENEN KHK’LILAR!
  • KENDİ KUYULARINA DÜŞECEKLER DE… ÇIKARSAN DA!..
  • Akrebin Kıskacındaki Yargı (8): “YBP’nin Genişletilmiş İlk Toplantısı” (3.Bölüm)
  • Akrebin Kıskacındaki Yargı (8): “YBP’nin Genişletilmiş İlk Toplantısı” (2. Bölüm)
  • Akrebin Kıskacındaki Yargı (8): “YBP’nin Genişletilmiş İlk Toplantısı” (1.Bölüm)

Son Yazılar

ÜÇ TELLİ BİR KEMANCI ve DİRENEN KHK’LILAR!

ÜÇ TELLİ BİR KEMANCI ve DİRENEN KHK’LILAR!

Mart 19, 2023
KENDİ KUYULARINA DÜŞECEKLER DE… ÇIKARSAN DA!..

KENDİ KUYULARINA DÜŞECEKLER DE… ÇIKARSAN DA!..

Mart 17, 2023
  • ANA SAYFA
  • ANI-HİKAYE
  • DENEME-MAKALE
  • KARİKATÜR-RESİM
  • MEKTUP
  • ŞİİR
  • YAZARLAR

Hukuk evrenseldir.

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • ANI-HİKAYE
  • DENEME-MAKALE
  • KARİKATÜR-RESİM
  • MEKTUP
  • ŞİİR
  • YAZARLAR

Hukuk evrenseldir.

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist